0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » EDEBİYAT / MAKALE / ŞİİR » MAKALELER » Niçin "Kur’âni Hayat"

önceki konu   diğer konu
2 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Gönderen
Mesaj
KaLBeNuR su an offline KaLBeNuR  
Konu icon    Niçin "Kur’âni Hayat"
1686 Mesaj -
Her iþimizin baþý, ortasý ve sonu O’nun adýyla ve O’nun adýnadýr.

Hamdimiz ve senamýz Allah’adýr. O Allah ki, özünde merhametli, iþinde merhametlidir. Sonsuz rahmetin kaynaðýdýr. Vahiyle insana tenezzül buyurmuþ, akleden kalplerimizi onunla doyurmuþtur.

Desteðimiz ve salâtýmýz, onun vahyini bize aldýðý gibi taþýyan, o vahyi taþýmakla kalmayýp model bir hayatý yaþayan, insanlýk sadakasý olan ve insanlýða ucunda ebedi mutluluk bulunan aydýnlýk bir yol býrakan, bir ömrün vahye nasýl adanacaðýnýn sembolü olan, hayatý canlý bir Kur’an olan Rasulullah’adýr.

Kelamýn en yüksek tecellisi vahiydir. Varlýk, O konuþunca var oldu. Tarih, O konuþunca baþladý. Beþere ruh, O’nun dilini anlasýn diye üflendi. O ruh içinde irade, akýl ve nutk O’nun kelamý muhatabýný bulsun diye verildi. Ve insan, O’nu anlasýn diye var oldu.

Varlýðý kelam ile baþlatan, insanýn serüvenini de kelam ile baþlattý. Hak ve sorumluluk verdiði insana, hak ve sorumluluklarýný nasýl kullanacaðýný vahiyle öðretti. Tarihin eksenine kelamý yerleþtirdi. Ýnsana vahiyle yol gösterdi. Hayatý inþa etsin diye insaný dünyanýn “kalfasý” (halife) yaptý. Bu kalfa iþini iyi yapsýn diye, insaný vahyin eliyle inþa etti.

Ýslam Allah’ýn kâinatý yönettiði sistemin adý, vahiyse ilahi bir inþa projesiydi. Hayat yol, insan yolcuydu. Yolu da yolcuyu da yaratan oydu. Yol haritasýný belirlemek, yolu ve yolcuyu yaratanýn hakkýydý. Tüm ilahi vahiyler, kâinat aðacýnýn bu soylu meyvesi var ediliþ amacýný gerçekleþtirsin diye gönderilmiþti. Ve insanlýðýn son çevriminde ebedi rehberlik Kur’an suretinde tecelli etmiþti.

Son Vahiy, bütün bunlarýn hepsini dört cümlede özetledi:

Er-Rahmân…

Alleme’l-Kur’an

halaka’l-insan,

‘allemehu’l-beyân…

O sonsuz merhametin menbaý…

Kur’an’ý O öðretti

Ýnsan türünü O var etti,

ona kendini ifade etme yeteneðini O bahþetti.

Kur’an vahyi, el-Hay olandan, hayatý inþa için, hayatýn ta yüreðine inmiþ tarifsiz bir hayattý. Amacý insaný zulümattan nura, karanlýklardan aydýnlýða, bencillikten ben idrakine, içgüdülerin esaretinden ruhun özgürlüðüne, bilinçaltýnýn gayyasýndan bilincin doruðuna, nefsin köleliðinden ruhun özgürlüðüne çýkarmaktý.

Varlýk aðacýnýn bu soylu tohumunun kendini ve elinin deðdiðini çürütmesine engel olmaktý. Dahasý, kendi kendini aþýlayarak saflaþmasýný, tekamül etmesini, yücelmesini ve potansiyelinin ufuklarýna doðru yol almasýný saðlamaktý.

Vahyin ve insanýn sahibi, bu amacýn gerçekleþmesini yasalara baðlamýþtý. Eðer insan bu yasalara uygun olarak hareket ederse vahiy inþa amacýný gerçekleþtirecek, deðilse insan bu inþadan mahrum kalacaktý. Bunun da ilk þartý vahye bir özne olarak yaklaþmaktý. Zira vahiy gerçekten özneydi.

Vahiy inþa edicilik fonksiyonunu bihakkýn icra edebilme yeteneðine sahip olduðunu muhatabý olan ilk nesil üzerinden isbat etti. Ýnþa ettiði neslin elleriyle hayatý ve dünyayý inþa etti. Ýnþa ettiði neslin eliyle insanlýðýn ender gördüðü bir iman hamlesine imza attý.

Vahiy bir þeyi daha isbat etti: Eðer bir nesil kendini Kur’an’ýn inþasýna teslim ederse, Allah da tarihin inþasýný o neslin eline teslim ederdi.

Yani Kur’an’a nesne olan, tarihe özne olurdu.

Vahyin çýraðý olan hayatýn ustasý olurdu.

Vahye teslim olan hayatý teslim alýrdý.

Hayatýnýn yataðýný vahyin belirlemesine izin veren, zamanýn yataðýný elleriyle belirleme liyakati kazanýrdý.

Bundan sonra isbat sýrasý vahyin kendilerine emanet edildiði mümin muhataplardaydý. Fakat mümin muhataplar vahiyle inþa olma konusunda her zaman ayný baþarýyý sergileyemedi. Vahiyle inþa olacaklarýna vahyi inþa etmeye kalktýlar. Vahyin nesnesi olacaklarýna vahyi nesneleþtirmeye yeltendiler. Bunun sonucu çok vahim oldu. Kendileri de tarihin nesnesi oldular. Bu, vahyi nesneleþtirmenin cezasýndan baþka bir þey deðildi.

Vahyi nesneleþtirme süreci þu aþamalardan geçerek gerçekleþti:

Kelimelerin Rabbi kelimelerin kalbine manalarý indirmiþti ki akleden kalp sahipleri indirilen o manalarý anlasýnlar, hayatlarýna koyarak üretsinler. Vahiyle inþa olanlar anlam üretmeyi sürdürdüler. Kur’an dilinin tedvini, Ýslami ilimlerin tedvini, rasyonel bir izahý yapýlamayan muhteþem Ýslam fetihleri, burhan, beyan ve irfan ilim sistemlerinin inkiþafý, özgün bir medeniyetin inþasý, ortaya konulan devasa ilim mirasý, hayatýn her alanýndaki diðer geliþmeler, hep üretilen bu anlamýn bereketli sonuçlarýydý.

Fakat bir gün geldi anlam üretilmez oldu. Anlam üretilmeyince tüketilirdi. Biri diðerinin doðal sonucuydu. Üretilemeyen anlamdan oluþan açýðý kapatmak için bu kez form yüceltilmeye baþlandý. Bu sürecin sonucunda vahyin lafzý manasýnýn, manasý maksadýnýn üzerine kapatýlmýþ, vahiyle iliþki “yüreðinden okumak” yerine “yüzünden okumaya” indirgenmiþti. Vahyin sahibi bizden vahyi tertil ile okumamýzý emretmiþti. Tertil ile okuma emri önce tecvid ile okumaya, daha sonra “kaf çatlatmaya” indirgendi.

Vahiy elbette tecvit ile okunmalýydý. En güzel seslerle süslenmeliydi. En güzel hatlarla yazýlmalýydý. En güzel hurufatla dizilmeliydi. En güzel sayfalara basýlmalýydý. En güzel ciltlerle sývanmalýydý. Büyüt bunlar vahiy için azdý bile. Fakat vahiy bunlarýn hiçbiri için gelmemiþti. Asýl anlamak, yaþamak ve yaþatmak için gelmiþti.

Bu sürecin sonunda geldiðimiz nokta tam da Kur’an Þairi Mehmet Akif’in dediði noktaydý:

Ya açar Nazm-ý Celilin bakarýz yapraðýna

Yahut üfler geçeriz bir ölünün topraðýna

Bu vahim noktayý vahiy kendi ifadesiyle “mehcur býrakma” olarak adlandýrmýþtý. Bunun açýlýmý þuydu: Elde taþýndýðý halde bilinçte taþýmama, en yüksek yerlere konulduðu halde hayata koymama, dilde olduðu halde kalbe taþýmama, kendisi göz önünde olduðu halde talimatýný göz ardý etme, sesi dinlendiði halde sözünü dinlememe, özetle vahye bir “ölü metin” muamelesi yapma…

Vahiy anlamýn kaynaðý olmaktan iþte bu süreçlerden geçerek çýkarýldý. Artýk o anlamanýn konusu deðildi. Anlamanýn konusu olmayan, hayatý nasýl belirlesin? Anlaþýlmayan bir hakikat yaþanýr mý?

Zaten olan bitenin izahý da buydu: Vahyin hayatsýz býrakýlmasý…

Bundan zarar gören vahiy deðildi. Bundan asýl zararý hayat gördü. Ve kýyamet hayat vahiysiz kalýnca koptu. Ýnsanlýk içine düþtüðü þu deðersizleþtirme ve anlamsýzlaþtýrma girdabýndan nasýl kurtulacaktý?

Sorularýn sorusu, sorunlarýn sorunu budur.

Ýdeolojiler birer birer ölüyor. Zira ideolojilerin insanlýðýn yarasýna merhem olamayacaðý artýk ayan beyan anlaþýlmýþ bulunuyor.

Deðerlerin yerini fiyatlar aldýkça insan biraz daha yok oluyor. Ýnsanýn insanlýðýnýn kan kaybýný ruhtan yoksun güvenlik tedbirleri ve giderek tek tipleþen eðitim politikalarý durdurmaya yetmiyor. Entelektüel bir katliama dönüþmenin arefesinde olan modern eðitim sisteminin derde deva olamayacaðý fena halde anlaþýlmýþ durumda. Rahman’ýn rahmetinden nasibini almayan bir eðitim ve öðretimin, diplomalý vahþiler yetiþtiren bir cangýla dönüþmemesi için hiçbir sebep de yok.

Küresel güç merkezlerinin gücü ve güçlüyü yücelten tavýrlarý, ezilenlerin bile güce taptýðý hastalýklý bir sonuç üretiyor. Rezzak-ý âlemle rýzýk arasýndaki baðý görmezden gelen vahþi dünyevileþme, sebep olduðu krizler zincirine “gýda krizini” de ekleyerek tüy dikmeye hazýrlanýyor.

Allah’ýn mahlukat aðacýnýn soylu meyvesi için donayýp döþettiði þu dünya misafirhanesi, tarihinin hiçbir döneminde bu kadar hor ve hovardaca kullanýlmadý. Yeraltý ve yerüstü kaynaklarýný þuh bir açgözlülükle tüketen “modern hayat”, hazýrlamakta olduðu felaketin tellallýðý yapmaktan baþka hiçbir çözüm üretmiyor, üretecek gibi de görünmüyor.

Kerameti kendinden menkul bütün geliþme ve ilerleme iddialarýna raðmen insanlýk bugün dünden daha mutlu deðil. Ýnsan soyunun mutluluk ortalamasý bugün dünden daha yüksek deðil. Bugünkü açlýk dünkünden daha az deðil. Ýnsanlýðýn þefkat ve merhamet debisi, dünkünden daha fazla deðil. Aksine insanlýðýn þefkat ve merhamet damarlarý günden güne kuruyor, kurutuluyor. Ve adalet açýðý çýð gibi büyüyor.

Bunlar ve daha sayamadýðým unsurlarýyla kötü gidiþatý durdurmanýn “vahye dönüþ”ten baþkaca bir yolu bulunmuyor. Eðer insanlýk insanlýðýný yeniden kazanacaksa, bu, fiyatlardan deðerlere dönmeden asla gerçekleþmeyecektir. Deðerlere dönmenin Allah’tan baðýmsýz bir yolu yok. Çünkü Allah demek anlam demektir. Allah’sýz bir hayat anlamsýz bir hayattýr.

Ýþte vahiy, Allah’ýn hayatla olan anlam baðýdýr. Ve baþlýkta sorduðumuz “Neden Kur’ani hayat?” sorusunun cevabý da budur.

Ýnsanlýk akleden kalbe dönecekse tekrar Kutsal kutaplara dönmek zorundadýr.

Ýnsanlýk kutsal kitaplara dönecekse, Kur’an’a dönmeye mecburdur. Zira bu alanda Kur’an’ýn rakibi bulunmamaktadýr.

Kur’an’a dönüþ kaçýnýlmazdýr. Kur’an’a dönüþ salt entelektüel bir faaliyete dönüþ deðildir. Kur’an’a dönüþ hayatýn kalbine dönüþtür. Kur’an hayata hayat vermek için inmiþtir.

“Allah’ýn ipi” Kur’an’dýr. Kur’an’a yapýþan Allah’ýn ipine yapýþmýþ olur.

Ey Rabbimiz! Kitab’a karþý tavrýmýzdan dolayý tevbe ediyor ve vahye “yöneliyoruz”! Biliyoruz ki vahye yöneliþ Sana yöneliþtir! Sen bizim yöneliþimizi kabul eyle ve Sen de bize rahmetinle yönel!

“Kur’âni Hayat” akleden kalbinize mübarek olsun!


Kurani Hayat Makaleleri
Mustafa Ýslamoðlu

Gönderen: 16.07.2008 - 02:42
Bu Mesaji Bildir   KaLBeNuR üyenin diger mesajlarini ara KaLBeNuR üyenin Profiline bak KaLBeNuR üyeye özel mesaj gönder KaLBeNuR üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
önceki konu   diğer konu

Mesajlar Gönderen Tarih
Konu icon  Niçin "Kur’âni Hayat"
KaLBeNuR 16.07.2008 - 02:42
 Niçin "Kur’âni Hayat"
Muhtazaf 16.07.2008 - 02:48

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1634 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 12:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
bayramalkis (43), orka (60), mehmetduru (44), avser (66), _turkuaz_ (43), efesamet (40), E-s-r-a (36), vedatbeyazgul63 (67), müsira (46), nilnur (47), leaders (44), muge_nl (45), YAH_YA (51), Kadir TAÞ (53), akinci_52 (44), abbas yurtsever (53), ugurgeylani (54), kafeinman (46), gönüller sultan.. (47), sevkiyanik (51), suleyman_eren (42), hayatadair38 (47), engin21 (42), yaratanhaktan (54), beyazlim (45), noorlravda (26), DILER-HERNE (47)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.46836 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.