0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » DİĞER DİNİ KONULAR » tevhid (Allahı birleme)???

önceki konu   diğer konu
3 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
ibn_teymiyye su an offline ibn_teymiyye  
tevhid (Allahı birleme)???
21 Mesaj -
Allah (c.c) insanlarý ve cinleri yalnýz kendisine ibadet etsinler diye yaratmýþ ve kendisine hiçbir þeyi ortak koþmamalarýný emretmiþtir.

Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Ben cinleri ve insanlarý, ancak bana ibadet etsinler diye yarattým." (Zariyat: 51/56)

Ýbadet, Tevhid'in ta kendisidir. Çünkü rasullerle ümmetleri arasýndaki çekiþme hep bu noktada olmuþtur.

Allah (c.c.) þöyle buyuruyor:


"Andolsun ki biz her kavme "Allah'a ibadet edin ve Taðuttan sakýnýn" diye (emretmeleri için) bir rasul gönderdik." (Nahl: 16/36)

Tevhid'in Çeþitleri:

1 - Rububiyyet Tevhidi

2 - Uluhiyyet Tevhidi

3 - Ýsim ve sýfat Tevhidi

Þimdi Tevhid'in bu üç türünü ele alýp sýrasýyla inceleyelim:



Yüce Allah'ýn rabb olmasý, yaratmasý, yetiþtirmesi ve imkan vermesi bakýmýndan tekliðidir.

Rasulullah (s.a.v) dönemindeki müþrikler tevhidin bu türünü kabul ediyorlar, bunu inkara kalkýþmýyorlardý. Fakat tevhidin bu çeþidini kabul etmeleri, onlarýn Ýslam'a girmeleri için yeterli deðildi. Ýþte bu yüzden Rasulullah (s.a.v), döneminin müþrikleriyle savaþmýþ, onlarýn canlarýný ve mallarýný helal kabul etmiþtir. Müþriklerin mal ve can güvenlikleri söz konusu olmadýðýndan mü'minler, bu durumdaki müþriklerin malý ve caný konusunda bu ölçüler çerçevesinde hareket edebilirler.

Tevhidin bu türü, Allah'ý fiillerinde birlemektir.

Bunun delili yüce Allah'ýn þu ayetleridir:

"De ki: "Size gökten ve yerden rýzýk veren kimdir? Ya da kulak ve gözlere sahip bulunan kimdir? Ölüden diriyi çýkaran ve diriden ölüyü çýkaran, her türlü iþi düzene koyan kimdir? "Allah'týr" diyecekler. "Öyle ise (ona karþý gelmekten) sakýnmaz mýsýnýz?" de." (Yunus: 10/31)

"aglaEy Muhammedi) De ki: "Eðer biliyorsanýz söyleyin bakalým yeryüzü ve onda bulunanlar kimindir? "Allah'ýndýr" diyecekler. "Öyleyse hiç düþünmez misiniz?" de. "Yedi kat göklerin Rabbi ve yüce Arþ'ýn Rabbi kimdir?" diye sor. "Allah'týr", diyecekler. "Þu halde siz Allah'tan korkmaz mýsýnýz?" de. "Eðer biliyorsanýz söyleyin, her þeyin mülkiyet ve yönetimi elinde olan, her þeyi koruyup kollayan, fakat kendisi korunmayan (buna muhtaç olmayan) kimdir?" diye sor. "Bunlarýn hepsi Allah'ýndýr", diye cevap verecekler. "Öyleyse nasýl aldanýyorsunuz?" de. (Müminun: 23/84-89)

Kur'an'ý Kerim'de, bu konuya iliþkin ayetler sayýlamayacak kadar çoktur. Bunlarýn tümünü hatýrlatmaya bile gerek yoktur.



Bu Tevhid, kullarýn yaptýklarý fiillerde yüce Allah'ý tek olarak tanýma, bilme ve inanmalarý anlamýndaki tevhiddir.

Allah'ý ibadete layýk yegane ilah olarak tanýrken, baþkasýný asla ona ortak koþmamaktýr.

Yani sadece ve sadece Allah'a dua edip, yalnýzca O'na yalvarmak, yalnýzca O'nun için adak adamak, O'nun adýna kurban kesmek, O'ndan umutvar olup beklemek, O'ndan korkmak, hep O'na tevekkülle dayanýp güvenmek, raðbette, korkuda ve yönelmede yalnýz Allah'ý tanýmak vb. amellerdir.

Ýbadetin aslý: Yaptýðýný sýrf Allah için, ihlas, samimiyet ve içtenlikle yapmak, baþkalarýný aradan çýkarmaktýr. Yalnýzca Rasulullah'a tabi olup baþka kimselere tabi olmayý reddetmektir.

Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Þüphesiz mescidler yalnýz Allah'ýndýr. O halde Allah ile birlikte hiçbir kimseye dua (ibadet) etmeyin." (Cin: 72/18)

"Senden önce hiçbir rasül göndermedik ki ona "Benden baþka ibadete layýk ilah yoktur; þu halde yalnýz bana kulluk edin" diye vahyetmiþ olmayalým." (Enbiya: 21/25)

"Keza, hak yalnýz Allah'týr. O'nun dýþýnda tapmakta olduklarýysa batýldýr. Doðrusu Allah, yücedir, büyüktür." (Hac: 22/62)

"Rasul size neyi verdiyse onu alýn, neyi de yasak ettiyse ondan da sakýnýn." (Haþr: 59/7)

"De ki: 'Eðer Allah'ý seviyorsanýz bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarýnýzý baðýþlasýn. Allah muhakkak ki Gafur'dur, Rahim'dir." (Al-i Ýmran: 3/31)


Ýsim Ve Sýfat Tevhidi: Allah'ý zatýnda, isim ve sýfatlarýnda bir olarak tanýmaktýr.

Allah (c.c.) þöyle buyuruyor:

"De ki o Allah bir tektir. Allah Samed'dir (hiç bir þeye muhtaç deðildir fakat her þey ona muhtaçtýr). O, doðurmamýþ ve doðurulmamýþtýr. Hiç bir þey O'na eþ (ya da denk) deðildir." (Ýhlas: 112/1-4)

"En güzel isimler (El-Esmau'l-Hüsna) Allah'ýndýr. O halde O'na güzel isimlerle dua edin. Onun isimleri hakkýnda eðri yola (ilhâda) sapanlarý býrakýn. Onlar, yapmakta olduklarýnýn cezasýný göreceklerdir." (Araf: 7/180)

"O'nun benzeri hiç bir þey yoktur. Muhakkak ki O iþitendir, görendir." (Þura: 42/11)



Tevhid'in zýttý olan þirk, Allah'a ortak ve denk koþmak demektir.

Þirk üç türlüdür:

1 - Büyük þirk

2 - Küçük þirk

3 - Gizli þirk



Büyük þirk: (Ýnsaný Ýslam dininden çýkarýr)

Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Allah kendisine þirk koþulmasýný asla baðýþlamaz; bundan baþkasýný dilediði kimse için baðýþlar. Kim Allah'a ortak koþarsa büsbütün sapýtmýþtýr." (Nisa: 4/116)

"Kim Allah'a þirk koþarsa muhakkak ki, Allah ona cenneti haram eder, varacaðý yer ateþtir. Zulmedenlerin yardýmcýlarý yoktur." (Maide: 5/72)



Büyük þirk dört çeþittir. Bunlar:



a - Duada þirk:

Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Gemiye bindikleri zaman, dini yalnýzca Allah'a halis kýlarak O'na yalvarýrlar. Fakat Allah onlarý salimen karaya çýkarýnca ona hemen eþ koþarlar." (Ankebut: 29/65)



b - Niyet ve istemede þirk:

Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Dünya hayatýný ve güzelliklerini isteyenlere orada iþlediklerinin karþýlýðýný eksikliðe uðratýlmadan veririz. Ýþte ahirette onlara ateþten baþka bir þey yoktur. Orada yapmakta olduklarý boþa gitmiþtir. Zaten yapmakta olduklarý da batýldýr." (Hud: 11/15-16)



c - Ýtaatte þirk:

Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"aglaYahudiler) Allah'ý býrakýp bilginlerini (hahamlarýný; hýrýstiyanlar da) rahiplerini ve Meryemoðlu Mesihi (Ýsa'yýgöz kırpma rabler edindiler. Oysa tek ilahtan baþkasýna ibadet etmemekle emrolunmuþlardý. O'ndan baþka ibadete layýk ilah yoktur. O, bunlarýn ortak koþtuklarý þeylerden münezzehtir." (Tevbe: 9/31)

Bu ayetin tefsirinde herhangi bir þüphe yoktur. Halk her ne kadar bilginlerine ibadet etmese de, Allah'a isyan olabilecek þeylerde onlara itaat etmek suretiyle, bir bakýma onlara ibadet etmiþ oluyorlar. Adiyy b. Hatem bunu, bilginlerine ibadet etme olarak anlayýp, þöyle demiþti:

"Biz onlara (bilginlere) ibadet etmiyoruz ki."

Ýþte bu noktada Rasulullah (s.a.v) konuya açýklýk getirerek, burada söz konusu ibadetin, Allah'ýn emrine zýt olan konularda, bu kimselere itaat edilmesi olduðunu bildirmiþtir.(Tirmizi Tefsir: 9, Taberi 14/210 (61631-61634) Rasulullah (s.a.v) "Allah'ý býrakýp da bilginlerini, rahiplerini rabler edindiler." (Tevbe: 9/31) ayetini okuyordu. Adiyy Rasulullah'a: "Onlar, onlara ibadet etmiyorlar ki" dedi. Rasulullah (s.a.v) þöyle buyurdu:

"Elbette öyle. Ancak bunlar Allah'ýn helal kýldýðýný haram ve haram kýldýðýný da helal kýlýyorlar, onlar da bunlara tabi oluyorlardý. Ýþte bu, onlarýn onlara ibadetidir."

Bu, þahitleriyle hasen olan bir hadistir. Suyuti Dürrül Mensur 3/230'da Ýbn Sa'd, Abd b. Humeyd, Ýbn Münzir, Ýbn Ebu Hatim, Taberani, Ebu'þ-Þeyh, Ýbn Merdüyeh ve Beyhaki'ye nisbet etmiþtir.)



d - Sevgide þirk:

Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Ýnsanlardan bazýlarý Allah'tan baþka varlýklarý O'na denk tutarlar, onlarý Allah'ý sevdikleri gibi severler." (Bakara: 2/165)



Küçük þirk: Riyadýr.

Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Kim Rabbine kavuþmayý umuyorsa, salih amel iþlesin ve Rabbine ibadette hiç kimseyi ortak koþmasýn." (Kehf: 18/110)




Rasulullah (s.a.v) þöyle buyuruyor:

"Bu ümmet içinde þirk, koyu karanlýk bir gecede, siyah karýncalarýn, siyah taþlar üzerinde hareket etmesi gibi hareket eder."

(Hadis bu lafzýyla zayýftýr. Ancak baþka þahitlerle sahihtir. Bunu Hakimu't-Tirmizi'nin Abdullah b. Abbas'tan þu lafýzla yaptýðý rivayetten öðreniyoruz: "Ümmetim içinde þirk, karanlýk bir gecede kaya üzerindeki karýncanýn hareketinden çok daha gizlidir."göz kırpma

Bunun keffareti ise Rasulullah (s.a.v)'in yapmýþ olduklarý þu duayý yapmaktýr:

"Allah'ým! Herhangi bir þeyi þirk koþmaktan sana sýðýnýrým. Bilmeden iþlediðim günahtan dolayý da senden maðfiret dilerim."

(Ahmet Müsned': 4/403 Taberani "Kebir" ve "Evsat", Ebu Ya'la, Mecmeu'z-zevaid: 10/223,224, Terðib ve't-Terhib:1/76, Elbani Sahihu'l-Cami: 3625)



Küfür iki çeþittir:

1 - Büyük Küfür: Ýslam dininden çýkaran küfürdür.

2 - Küçük Küfür: Ýslam dininden çýkarmayan küfürdür



Büyük Küfür: Beþ çeþittir:



a - Yalanlama (Ýnkar) küfrü:

Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Allah'a karþý yalan uydurandan, yahut hak kendisine gelmiþken onu yalanlayandan daha zalim kim olabilir? Cehennemde kafirler için kalacak yer yok mudur?" (Ankebut: 29/68)



b - Büyüklenme küfrü:

Doðru olduðuna inanmakla birlikte büyüklenerek yüz çevirmek.

Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Hani bir zamanlar meleklere: "Adem'e secde edin" demiþdik. Ýblis hariç hepsi secde ettiler. O ise kaçýndý, büyüklük tasladý ve kafirlerden oldu." (Bakara: 2/34)



c - Þüphe küfrü:

Buna, zanna dayalý küfür de denir.

Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"aglaGurur ve kibirle) kendisine zulmederek baðýna girerken: "Bunun, hiçbir zaman yok olacaðýný sanmam. Kýyametin kopacaðýný da zannetmiyorum. Þayet Rabbime döndürülürsem, hiç þüphem yok ki, orada bundan daha hayýrlýsýný bulurum." dedi. Karþýlýklý konuþtuklarý arkadaþý ona: "Sen, seni topraktan, sonra nutfeden yaratan, daha sonra seni bir adam biçimine sokan Allah'ý mý inkar ediyorsun? Ýþte o benim Rabbim olan Allah'týr. Ben Rabbime hiçbir þeyi ortak koþmam" dedi." (Kehf: 18/35-38)



d - Yüz çevirme küfrü:

Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"...Ýnkar edenler, uyarýldýklarý þeylerden yüz çevirmektedirler." (Ahkaf:46/3)



e - Nifak küfrü:

Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Onlar yeminlerini kalkan edinerek Allah'ýn yolundan alýkorlar. Bunun sebebi, onlarýn önce iman edip sonra inkar etmeleridir. Bu yüzden kalpleri mühürlenmiþtir. Artýk onlar hiç anlamazlar." (Munafikun: 63/2-3)



Küçük küfür: Küfraný nimet, yani nankörlüktür.

Allah (c.c.) þöyle buyuruyor:

"Allah, þöyle bir ülkeyi (ibret için) örnek verdi: Bu ülkede güven ve huzur vardý. Oraya her taraftan bol bol rýzýk gelirdi. Sonra onlar Allah'ýn nimetlerine karþý nankörlük ettiler. Allah da onlara, yaptýklarýndan ötürü açlýk ve korku belasýný tattýrdý." (Nahl: 16/112)
Gönderen: 22.02.2007 - 01:57
Bu Mesaji Bildir   ibn_teymiyye üyenin diger mesajlarini ara ibn_teymiyye üyenin Profiline bak ibn_teymiyye üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
ibn_teymiyye su an offline ibn_teymiyye  
21 Mesaj -
Nifak iki çeþittir.

1 - Ýtikadi nifak

2 - Ameli nifak


Ýtikadi nifak: (Kalbi imaný tasdik etmediði halde diliyle inandýðýný söylemektir. Böyle kiþilere dünyada zahiren müslüman hükmü verilir. Fakat bunlarýn Allah katýndaki hükmü kafirdir.)

Ýtikadi nifakýn altý çeþidi vardýr. Bunlar:

a - Rasulullah'ý yalanlamak,

b - Rasulullah'ýn getirdiklerinin bir kýsmýný yalanlamak,

c - Rasulullah'a buðzetmek,

d - Rasulullah'ýn getirdiklerinin bir kýsmýna buðzetmek,

e - Rasulullah'ýn getirdiði dinin baþarýsýzlýðýný görünce bundan sevinç duymak,

f - Rasulullah (s.a.v)'in dininin baþarý kazanmasýna üzülmek, bundan rahatsýzlýk duymak.

Ýþte nifak hastalýðýnýn bu altý çeþidinden birine yakalanmýþ bulunan kimse, bu sebeple cehennemin en alt derecesine girecektir.

(Münafýklarýn cehennemin en alt tabakasýnda yer alacaklarýna iliþkin olarak Rabbimiz þöyle buyuruyor:

"Þüphe yok ki münafýklar cehennemin en alt katýndadýrlar. Artýk onlara asla bir yardýmcý bulamazsýn." (Nisa: 4/145) (Muhakkik)


Ameli nifak: (Kalbi imaný tasdik ettiði ve imanýn bütün þartlarýný yerine getirdiði halde, nefsine uyduðundan veya bir takým sebeplerden dolayý haram olan bazý fiilleri iþlemektir.)

Bu da beþ çeþittir.

Rasulullah (s.a.v) þöyle buyuruyor:

"Münafýðýn alameti üçtür; Konuþunca yalan söyler, söz verince sözünde durmaz, kendisine birþey emanet edilince ihanet eder." (Buhari Ýman: 34, Edeb: 69, Müslim Ýman: 106,108 Tirmizi Ýman: 14,20,Ahmed: 2/291,397)

Bir baþka hadisde þöyle buyurulmuþtur:

"Husumet ettiði zaman haktan ayrýlýr. Ahdedince ahdini bozar. " (Buhari Ýman:24, Mezalim: 17, Müslim Ýman: 106 Ebu Davud Sünnet: 15, Ahmed: 2/189,198


Taðutu Ýnkar Ve Allah (c.c)'a Ýman


Yüce Allah'ýn Ademoðluna ilk farz kýldýðý þey taðutu inkar edip, Allah'a iman etmesidir. Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Andolsun ki biz her millete "Allah'a ibadet edin ve taðuttan sakýnýn" diye (emretmeleri için) bir rasul gönderdik." (Nahl: 16/36)

Taðutu inkar etmek þöyle olmalýdýr:

Allah'tan baþkasýna ibadet etmenin batýl olduðunu bilip buna inanmalý, bu inançla Allah'tan baþka ibadet edilenleri terketmeli, onlara buðz etmeli, böyle yapanlarý tekfir etmeli ve onlara karþý itikadi bakýmdan düþmanlýk beslemelidir.

Allah'a imana gelince o da þöyle olmalýdýr:

Ýbadet edilecek yegane mabudun O olduðuna iman etmeli, O'ndan baþkalarýný reddetmeli, ibadetin hangi çeþidi olursa olsun, tümünü Allah için halisane olarak yerine getirip, O'nun dýþýnda ilah olarak kabul edilenleri reddetmelidir. Ýhlas ehlini sevmeli, onlarý dost edinmeli, ayný zamanda þirk ehline karþý buðz ve düþmanlýk beslemelidir. Ýþte Ýbrahim (a.s)'in getirdiði din budur. Kim bundan uzak durur, buna sýrt çevirirse, o kendini aþaðýlamýþ olur.

Allah (c.c.) þöyle buyuruyor:

"Ýbrahim ve onunla beraber olanlarda, sizin için güzel bir örnek vardýr. Onlar kavimlerine demiþlerdi ki: "Biz sizden ve sizin Allah'tan baþka taptýklarýnýzdan uzaðýz. Sizi tekfir ettik. Bir tek Allah'a inanmanýza kadar, sizinle bizim aramýzda sürekli bir düþmanlýk ve öfke belirmiþtir." (Mümtahine: 60/4)

"Bir zamanlar Ýbrahim, babasýna ve kavmine demiþti ki: "Ben, sizin taptýklarýnýzdan uzaðým, yalnýz beni yaratana kulluk ederim." (Zuhruf 43/26-27)

Bu ayetin "Ben sizin taptýklarýnýzdan uzaðým" kýsmý reddi,

"Ben yalnýz beni yaratana kulluk ederim" kýsmýysa isbatý içerir.

Taðut: Genel anlamda, Allah'tan baþka ibadet edilen varlýk demektir. Dolayýsýyla kim Allah'tan baþkasýna ibadet eder, ibadet edilen de bundan hoþnut kalýrsa, iþte o þey taðuttur. Bu bir mabud veya uyulan, peþinden gidilen biri olabileceði gibi Allah ve Rasulu dýþýnda adeta Allah'a itaat edildiði gibi itaat edilen bir varlýk da olabilir. Ýþte bütün bunlar taðutlardýr.



Taðutlar sayý bakýmýndan oldukça çoktur. Ancak bunlardan beþ tanesi önemli yer tutar. Sýrasýyla bunlarý görelim:

1 - Ýnsanlarý Allah'tan baþkalarýna ibadete çaðýran þeytan. Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Ey Ademoðlu! Ben size, þeytana ibadet etmeyin, çünkü o, sizin için apaçýk bir düþmandýr, diye bildirmedim mi?" (Yasin: 36/60)

2 - (Ýnsanlarý Allah'ýn hükmünden baþka hükümlerle muhakeme olmaya zorlayan ve) Allah'ýn hükümlerini deðiþtiren zalim idareciler.

Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Sana indirilene ve senden öncekilere indirilenlere inandýklarýný iddia edenleri görmüyor musun? Reddetmeleri emrolunmuþken taðuta muhakeme olmak istiyorlar. Oysaki þeytan onlarý büsbütün saptýrmak istiyor." (Nisa: 4/60)

3 - Allah'ýn indirdiklerinden baþka hükümlerle hükmedenler.

Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Kim Allah'ýn indirdiðiyle hüküm vermezse, iþte onlar kafirlerin ta kendileridirler." (Maide: 5/44)

4 - Gaybý bildiðini iddia eden kiþi.

Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Görülmeyeni bilen Allah, görülmeyeni kimseye göstermez. Ancak rasullerinden razý olduðu kimseler baþka...Çünkü O, onun önüne ve arkasýna izleyiciler (koruyucu melekler) dizer." (Cin: 72/26-27)

"Gaybýn anahtarlarý O'nun katýndadýr; O'ndan baþka kimse O'nu bilemez. Karada ve denizde olanlarýn tümünü O bilir. O'nun ilmi dýþýnda bir yaprak bile düþmez. O yerin karanlýklarý içindeki tek bir taneyi bilebilir. Yaþ ve kuru ne varsa hepsi apaçýk bir kitaptadýr." (En'am: 6/59)

5 - Kendisine ibadet edilen ve buna rýza gösteren.

Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Onlar içinde kim, ben Allah'tan baþka bir ilahým derse, iþte onu cehennemle cezalandýrýrýz. Zulmedenlerin cezasýný iþte böyle veririz." (Enbiya: 21/29)

Þurasý çok iyi bilinmelidir ki, bir kimse taðutu reddetmediði müddetçe Allah'a iman etmiþ sayýlmaz. Çünkü yüce Allah, bu hususta kitabýnda þöyle buyurmaktadýr:

"O halde kim Taðut'u reddedip Allah'a inanýrsa, kopmasý mümkün olmayan saðlam kulpa yapýþmýþtýr. Muhakkak ki Allah Semi'dir, Alim'dir." (Bakara: 2/256)

Yukarýda sunduðumuz ayetin baþ kýsmýnda þu ifadeler yer almaktadýr:

"Artýk rüþd ile ðayy birbirinden ayrýlmýþtýr."

Rüþd: Muhammed (sav)'in dinidir.

Ðayy: Ebu Cehil'in dini, sistemi, rejimidir.

Urvetu'l-vuska (saðlam kulp): Allah'tan baþka ibadete layýk hiçbir ilah olmadýðýna þehadette bulunmaktýr. Çünkü "La ilahe illallah" kelimesi hem reddi, hem de isbatý içermektedir. Bu itibarla:

La ilahe Allah'tan baþka ibadet edilenleri reddetmek

Ýllallah ise, her türlü ibadeti, eþi, dengi, benzeri ve ortaðý bulunmayan, bir olan Allah (c.c)'a yapmaktýr.
Gönderen: 24.02.2007 - 22:15
Bu Mesaji Bildir   ibn_teymiyye üyenin diger mesajlarini ara ibn_teymiyye üyenin Profiline bak ibn_teymiyye üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
buharii su an offline buharii  
47 Mesaj -
MÜ'MÝNLERLE MÜÞRÝKLER ARASINDAKÝ FARKI BELÝRLEYEN DÖRT FAKTÖR


Bir ibadetin, ibadet adýný alabilmesi için, mutlaka Tevhidle birlikte olmasý gerekir. Tevhidsiz ibadet olamaz.

Nitekim bir namaza da namaz denilebilmesi için nasýl temizlik (abdestli olmak) aranýyor, maddi ve manevi temizlik isteniyorsa, ibadette de tevhid aranýr. Kiþinin þirke girmesiyle tevhid bozulur.Týpký abdesti bozulanýn namazýnýn olamayacaðý gibi tevhidi bozulanýn da ibadeti geçerli olmaz.

Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Allah'a ortak koþanlar kendilerinin kafirliðine bizzat kendileri þahitlik ederlerken, Allah'ýn mescitlerini imar etme selahiyetleri yoktur. Çünkü onlarýn bütün iþleri boþa gitmiþtir. Ve onlar ateþte ebedi kalacaklardýr." (Tevbe: 9/17)

Þirk insanýn ebedi olarak cehennemde kalmasýna sebep olur. Þirkten kurtulabilmenin yolu da, yüce Allah'ýn, Kitabý Kur'an-ý Kerim'de zikrettiði þu dört kuralý bilmektir. Þimdi bu dört kuralý zikredelim:



1 - Rasulullah (s.a.v)'in savaþtýðý kafirler, Rububiyet tevhidi açýsýndan yüce Allah'ýn varlýðýný kabul ediyorlardý. Allah'ýn yaratýcý, rýzýk verici olduðuna, öldüren ve diriltenin O olduðuna, tüm varlýklarýn iþlerini düzene koyduðuna þahitlik ediyor, bu noktada Allah'ýn birliðini kabul ediyorlardý. Fakat bu inanýþ onlarý Ýslama sokmuyor ve müslüman olmalarý için yeterli olmuyordu.

Allah (cc) þöyle buyuruyor:

"De ki: Size gökten ve yerden rýzýk veren kimdir? Ya da o kulak ve gözleri bahþeden, ölüden diriyi, diriden ölüyü çýkaran kimdir? Yaratma iþini düzene koyan kimdir?" "Allah'týr", diyecekler. De ki: O halde korkmuyor musunuz?" (Yunus: 10/31)



2 - Rasulullah (s.a.v)'in savaþtýðý kafirler, taptýklarý putlarýn Allah katýnda kendilerine þafaat edeceklerine ve yardýmcý olacaklarýna inanýyorlardý.

Müþrikler yaptýklarýnýn þirk olmadýðýný iddia ederek þöyle diyorlar:

"Biliyoruz ki fayda verecek olan sadece Allah'týr. Biz istediðimizi Allah'tan istiyoruz. Fakat bunlar Allah'a yakýn kimselerdir. Biz onlarýn vasýtasýyla Allah'a yaklaþýyoruz. Allah'ýn rýzasýný kazanmak için onlarýn þefaatine sýðýnýyoruz."

Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Ýyi bilinmelidir ki halis din Allah'ýndýr. Allah'tan baþka veliler edinenler: "Biz bunlara sýrf bizi Allah'a yaklaþtýrsýnlar diye ibadet ediyoruz" derler. Þüphesiz ki Allah, aralarýnda ayrýlýða düþtükleri þeyde hükmünü verecektir. Muhakkak ki Allah, yalancý ve kafir olan kimseyi hidayete erdirmez." (Zümer: 39/3)

"Onlar Allah'ý býrakýp kendilerine fayda da, zarar da veremeyen þeylere taparlar ve: "Bunlar Allah katýnda þefaatçýlarýmýzdýr!" derler. De ki: "Göklerde ve yerde Allah'ýn bilmediði birþeyi mi O'na haber veriyorsunuz?" Allah, onlarýn koþtuklarý ortaklardan beri ve yücedir." (Yunus: 10/18)



3 - Allah (c.c) Rasulullah (s.a.v)'i yeryüzüne rasul olarak gönderdiði sýrada, insanlar farklý farklý din ve inançlara sahiptiler. Bu nedenle muhtelif þekillerde ibadette bulunuyorlardý. Ýnsanlardan kimi meleklere ibadet ederken, kimileri de nebilere ve salih kimselere, kimisi de taþlara ve aðaçlara ibadet ediyorlardý. Rasulullah (s.a.v) bunlarla savaþýrken birini ötekinden ayýrmamýþ, farklý bir muamelede bulunmamýþtýr.

Allah (c.c) þöyle buyuruyor :

"Fitne (þirk) ortadan kalkýp din tamamen Allah'ýn oluncaya kadar onlarla savaþýn." (Enfal: 8/39)

a - Güneþe ve aya ibadet edenler hakkýnda Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Gece ile gündüz güneþ ile ay O'nun ayetlerindendir. Güneþe ve aya secde etmeyin. Eðer yalnýz Allah'a ibadet etmek istiyorsanýz, bunlarý yaratana secde edin." (Fussilet: 41/37)

b - Meleklere ibadet edenler hakkýnda Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"O gün, onlarýn hepsini mahþere toplar, sonra meleklere: "Bunlar size mi ibadet ediyorlardý?" deriz. Melekler derler ki: Sen yücesin, bizim velimiz (koruyucumuz) onlar deðil, Sensin. Hayýr, onlar cinlere ibadet ediyorlardý. Çoðu onlara inanmýþtý." (Sebe: 32/ 40-41)

c - Rasullere ibadet edenler hakkýnda Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Allah: "Ey Meryemoðlu Ýsa! Ýnsanlara, Allah'ý býrakýp beni ve annemi iki ilah edinin, diye sen mi söyledin?" dediðinde: "Seni tenzih ederim, hakkým olmayan bir sözü söylemek bana yakýþmaz. Eðer öyle söylemiþsem, Sen onu bilirsin. Sen bende olaný bilirsin, ama ben Sende olaný bilmem. Gerçekten, gaybleri bilen Sensin Sen. Ben onlara Senin bana emrettiklerinin dýþýnda hiçbir þey söylemedim: "Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah'a ibadet edin" dedim. Aralarýnda kaldýðým sürece onlarýn üzerinde ben þahiddim. Benim hayatýma son verdiðinde üzerlerindeki gözetleyici Sendin. Sen her þeye þahidsin. Eðer onlarý azablandýrýrsan, þüphesiz onlar senin kullarýndýr, eðer baðýþlarsan, þüphesiz Sen Azizsin, Hakimsin." (Maide: 5/116-118)

d - Salih kimselere tapanlar hakkýnda Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"De ki: O'ndan baþka ilah olduðunu sandýðýnýz þeyleri çaðýrýn. Onlar ne sizden sýkýntýyý kaldýrabilirler ne de onu baþka bir yana çevirebilirler. O yalvardýklarý da Rabblerine yaklaþmak için vesile ararlar; O'nun rahmetini umar, azabýndan korkarlar. Çünkü Rabbinin azabý, cidden korkunçtur. (Böyle iken onlar, nasýl Allah ile kendileri arasýnda aracý olabilirler?)" (Ýsra: 17/56-57)

e - Taþ ve aðaçlara ibadet edenler hakkýnda Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Gördünüz mü o Lat ve Uzza'yi ve üçüncü put olan Menat'ý? (Herhangi bir güçleri var mý?)" (Necm: 53/19-20)

Ebu Vakýd El-Leysi þöyle diyor:

"Rasulullah (s.a.s) ile birlikte Huneyn'e çýktýk. Biz henüz küfürden yeni dönmüþtük. Müþriklerin, dibinde gölgelenip, silahlarýný da bunun dallarýna astýklarý bir aðaçlarý vardý. Buna "Zatý Envat" denilirdi. Ýþte biz de bu aðacýn olduðu yere geldik. Burada Rasulullah (s.a.s)'e:

"Bize müþriklerin bu zatý Envatlarý gibi bir yer tayin et (biz de burada gölgelenip silahlarýmýzý onun dalýna asalým)" dedik. Bunun üzerine Rasulullah (s.a.s) þöyle buyurdu:

"Allahu Ekber! Varlýðým elinde olan Allah'a yemin ederim ki, þu sözünü ettiðiniz adetler týpký, Ýsrailoðullarýnýn Musa (as)'a: "Ey Musa! Onlarýn ilahlarý gibi, bize bir ilah yap!" demelerine benziyor. Musa: "Gerçekten siz cahil bir toplumsunuz. Þüphesiz bunlarýn içinde olduklarý din yýkýlmýþtýr ve tapmakta olduklarý da batýldýr. Allah sizi alemlere üstün kýlmýþken, ben, size Allah'tan baþka bir ilah mý arayayým?" dedi." (Araf: 7/138-140) (Ahmed: 5/218, Tirmizi, Fiten: 2181 Bu, þahitleriyle sahih olan bir hadistir.)



4 - Rasulullah (s.a.v)'in savaþtýðý kafirler, þiddet ve sýkýntýya düþüp, baþlarý sýkýþtýðýnda dinde samimi oluyorlar, ancak refaha çýktýklarýndaysa tekrar Allah'a þirk koþuyorlardý. Ýþte bu konuda Allah (c.c) þöyle buyuruyor:

"Onlar, gemiye bindikleri (tehlikelerle yüz yüze kaldýklarýgöz kırpma zaman, dini yalnýzca O'na halis kýlarak gönülden baðlanýrlar, Allah onlarý (karaya çýkarýp) kurtarýnca da, hemen O'na þirk koþarlar." (Ankebut: 29/65)

Günümüz insanlarýysa, ister baþlarý sýkýþsýn, ister bolluk ve huzurda olsun, her halükarda þirk içindedirler. Gerçi yine de en iyisini bilen Allah'týr.

(Bunu, kabir ve türbelere karþý yapýlan aþýrýlýklarda görebiliriz. Halk þirk ve sapýklýklarýna, Allah'a daha çok yaklaþtýracaðýna inandýklarý için devam ediyorlar. Sapýklýkta öncülük eden bilginler ve bidat çýðýrtkanlarýysa, gerçekleri amacýndan saptýrýyorlar. Bugün en büyük þirki; tevessül ve itaat konusunda görüyoruz. Bununla birlikte yalnýzca Allah'a yaklaþmak için çalýþan ve sadece Allah'a ibadeti esas kabul edenleri de sapýk ilan ediyorlar. Ýbn Kayyým ne güzel söylemiþ: "Allah'a kul olmak için yaratýlmýþ olduklarý halde bundan kaçýnýyorlar. Nefse ve þeytana kul olmakta yarýþýyorlar". Yine þöyle demiþ: "Tevhidin ve imanýn gereklerini yaptýðýmýz için hasýmlarýmýz bize kafir dedi."göz kırpma
Gönderen: 07.03.2007 - 00:07
Bu Mesaji Bildir   buharii üyenin diger mesajlarini ara buharii üyenin Profiline bak buharii üyeye özel mesaj gönder buharii üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1157 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 12:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
Suayb (47), cuneytarkin82 (50), emira (41), ibrahim13 (51), geylani2 (43), ilknur1977 (48), mhmtyel (44), Müslüman kiz (31), hitoprak (52), solmayan-gül (40), pancoloji (40), gül_güzeli (40), güle güle (38), Sueda (39), suvari (42), teacherone (46), kudüs (49), sensinnn (39), Isik Hafize (40), masumca (52), muradmurad (46), burku (37), hatice.d (48), ismail arabaci (38), ariiff (44), nur44_55 (43), deepsilver (37), _SON_NEFES_ (33), onur5844 (53), sailor2005 (68), canfeza (38), saltanat (46), saltiks (51), van65 (), Taha1 (39)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.60797 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.